Merhamet
“Merhamet etmeyen, merhamet göremez,” (Buhari)
“...Müminler, birbirlerine karşı merhametli, kafirlere karşı
da izzetlidirler...” (Maide sûresi/54)
Evet, yeryüzündekilere merhamet edenlere, Allah (c.c)
ve melekleri de merhamet ederler...
Merhamet duygusu, en mükemmeli oluşturur...
Aynı zamanda da, umulmadık şekilde de yok edici olabilir...
Merhamet bazen onarır, bazen de yıkıcı hale gelebilir...
Her ne kadar merhamet duygusunu kötüye kullananlar
olsa da, merhametli olmak güzeldir ve toplumu ayakta tutan
iyilik dinamiklerindendir...
Bu konuda merhameti sorgulayan, roman yazarı Stefan
Zweig’in “merhamet” adlı kitabı okumanızı öneriyorum...
Bir solukta okuyacağınız kitap, sizleri merhametin sonsuzluğunda düşünmeye sevk edecek ve kendinizi yeniden
sorgulamayı sağlayacaktır...
Merhametin gerekli olup olmadığını, yazarın yaptığı
uzun uzadıya yaptığı tasvirlerle sorgulayacaksınız...
Çevremizde sadece müminlere ve insanlığa karşı değil,
tüm yaratılmışlara karşı merhameti kuşanmalıyız...
Her şeyin fazlası zarar demiş atalarımız...
Aynen bunun gibi merhametin de fazlası zarar getirebiliyor...
Daha fazla üzülmemek için kararında hareket etmek gerekiyor galiba...
Merhametin dozajını iyi ayarlamak gerekiyor...
Çünkü kötü niyetli olan insanlar, sizin hüsnüniyetinizi
kötüye kullanabiliyorlar...
Kötülerin kötülüğünü artırmamak adına orta yolu bulmak ve dengeli davranmak gerektiğini de düşünüyorum...
Mutlaka, iyilikte ısrarlı olmak ve karşılıksız sevgiyi ve
merhameti kuşanmak gerekiyor...
Ancak bazı durumlarda merhamet, maraz doğurabiliyor...
Merhamet edilen kişi, yaptığı kötülüğün ödüllendirildiğini zannedebiliyor... Bu da onu vicdansız bir kişilik haline
getirebiliyor...
Bu sebeple; çoğu zarar, azı karar atasözünü unutmamak
gerekiyor...
Hangi işte olursa olsun aşırıya gidilmemeli, Herkesin uygun gördüğü ölçüde kalınmalıdır...
Asalaklığı meslek haline getiren kişiler, kendilerini yeniden hesaba çekmeli, iyilerin hüsnüzanlarını ve iyilerin sayısını azaltmamalıdırlar...
Selam ve dua ile kalınız..